Galatasaray yaydan çıkmış ok üzere fırladı: Sivas’ı kalbinden vurdu
Kimi ekipler çaba eder, kimileriyse bahtını müellif. Galatasaray, ikincisi.Çünkü Sarı Kırmızılar, inancın kılıcı ve tutkunun kalkanıyla kuşanmış, yayından fırlamış bir ok üzere.Sezonun son beş haftasında lig, tıpkı Apollon’un yayı üzere gerilirken …
Bazı gruplar gayret eder, kimileriyse yazgısını muharrir. Galatasaray, ikincisi.
Çünkü Sarı Kırmızılar, inancın kılıcı ve tutkunun kalkanıyla kuşanmış, yayından fırlamış bir ok üzere.
Sezonun son beş haftasında lig, tıpkı Apollon’un yayı üzere gerilirken, Galatasaray o yaydan çıkmış ok üzere her maç daha fazla ivme kazanıyor.
Rakip kim olursa olsun fark etmiyor artık. Zira ok, tarafını çoktan belirlemiş; Şampiyonluk.
Felsefe dünyası, “hareket hâlindeki varlık”tan kelam eder. Galatasaray işte o varlığın futbol dünyasındaki temsilcisi üzere. Statik bir muvaffakiyet arayışında değil, dinamik bir yürüyüşte. Tıpkı oku fırlatan kolun kararlılığı üzere, Galatasaray da geriye bakmadan iradesiyle ilerliyor.
İşte bu akşam ki Sivasspor maçı.
Tribünlerden yükselen ateşin alana düşmesiyle başladı her şey. Galatasaray, adeta bir şimşek süratiyle girdiği maçta, ligde kalmak için çırpınan Sivasspor’a soluk bile aldırmadı.
Sahaya yükünü o denli bir koydu ki, adeta bir fırtına üzere esti; şiddetli geçmesi beklenen maçı, bir anda kolaylaştırdı.
Torreira’nın itidalli vuruşu, Osimhen’in fırtına üzere esen golleri ve Barış Alper’in tamamlayışı… Daha 30. dakikada skor 4-0 olmuştu.
O andan itibaren kalan dakikalar formaliteydi artık.
Sivasspor Manaj ile bir gol bulsa da, adeta bir kum saatinin son tanelerini izler üzereydi ve vakit, onlar için zalimce akıyordu.
Galatasaray kendi mukadderatını yazmanın gurununu yaşarken Sivasspor’un “çıkmadık candan umut kesilmez” diyecek hali bile kalmamıştı.
Bu maçta da iki gol atan Osimhen antik çağda yaşasaydı, eminim Poseidon ile muadil tutulurdu. Zira mitoloji de Poseidon üç uçlu mızrağı, “Trident”i yere vurduğunda sarsıntılar olur, kasırgalar kopardı. Osimhen attığı her golde de rakipleri sarsıntıya uğramış üzere titretiyor.
Torreira son haftalardaki yükselişine devam ediyor. Ligin uzunluğu kısaldıkça, Uruguaylı’nın futbolu büyüyor.
Barış Alper ise Homeros’un destanlarından fırlamış bir savaşçı üzere: sessiz, derin, fakat yıkıcı.
Sarı Kırmızılılarda bu akşam misyonunu yapmayan yoktu. Muhakkak ki, tam kadro amaca kitlenmişler.
Olimpos dağında tahtında oturan Zeus üzere, ligin doruğunda oturmanın keyfini çıkarıyorlar.
Son 3 resmi maçta 14 gol atan
Galatasaray’ın bu saatten sonra şampiyonluğu vereceğini sanmıyorum.
Çünkü yaydan çıkan ok, yalnızca maksadı vurmaz, tıpkı vakitte geride bıraktığı zaferlerle de tarihe geçer.
